Bisiklet turlarimin finansmani icin sanatsal olan fotograflarimin telif haklarini satisa cikarmaya karar verdim. Ilgilenen olursa sayfanin ozel mesaj butonundan veya baymineral@gmail.com adresinden satin almak istedikleri fotograflarin linkleri ve fiyat teklifleriyle birlikte bana ulasabilirler. - Baki Berk Kayalar

7 Mart 2010 Pazar

Sepetçi Köyü - Kent Orman Turu - 06.03.2010

2010 yılı Mart ayının ilk haftasında aniden gelişen bir kararla tur organizasyonu yapmaya karar verdim. Kısa ve bol rampalı bir güzergah olacağından duyurmaya gerek duymadım. Sadece bir arkadaşımın yanımda olması yeterliydi. O arkadaşım da Bahadır Ustaoğlu oldu.

Yağmurlu bir sabaha uyandık. Hiç dışarı çıkılacak gibi değildi. Değil bisikletle dışarı çıkmak, insan yatağından kalkmak bile istemiyordu. Dört mevsim bisiklet süren bizler, böyle havalarda yatıp yuvarlanma seansı yapamıyoruz. Aslında her normal insan gibi yatağımızda gevrek gevrek sabah uykusu çekmek istiyoruz, ama bisiklet sevdamız buna izin vermiyor :)

Turumuza dönelim.

Turun esas amacı İzmit' in kuzeyinde Google Earth görüntüleri sayesinde belirlenen taş ocaklarını ziyaret etmekti ve kırmızı renkli kumtaşlarının boşluklarında bulunabilen minik kuvars kristallerinden toplamaktı.

Saat 09.50' de Atatürk Bulvarı yakınlarındaki bir otobüs durağında buluştuk. Sonrasında Tavşantepe Mahallesi üzerinden Eski Kandıra yolunu takiben Sepetçi Göleti (Çayırköy Göleti) yoluna girdik ve bir kaç kilometrelik rampayı tırmalamaya başladık.

Sepetçi Göleti tamamen dolu. Kapaklarını açmışlar. Su şırıltıları içimizi okşuyor.



Göletin bendi.



Bahar gelmiş.



Rampayı tırmalarken.



Geride bıraktığımız yol. Aşağıda Sepetçi Göleti.

Sepetçi Göleti' nde İzmit Belediyesi su sporları merkezi kuruyor. Yakın zamanda burası bir hayli canlanmış olacak.



Sepetçi Köyü' nün girişinde olumsuz bir manzara. Bu dostumuza muhtemelen bir araba çarpmış. Gözü açık ölmüş. Akan suya baraj oluşturmuş. Bu fotoğrafları koymak istemezdim ama hayatın gerçeği. Biz bundan çok daha kötü hayvan manzaralarıyla karşılaşıyoruz. Yüzümüz asılıyor. Keyfimiz kaçıyor.







Sepetçi Köyü' ne giriyoruz.





Sepetçi Köyü' nü arkamızda bırakıyoruz.



Sepetçi Göleti bize göz kırpıyor.



Taş ocağına az kaldı.



Şirin bir dostumuz bizi izliyor.



Kocaeli Büyükşehir Belediyesi' nin taş ocağının girişi az ileride.



Taş ocağından iki görüntü. Geldiğimizi haber vereceğimiz bekçi gibi birilerini aradık ama ortalıkta kimse yoktu. Bizde tehlikesiz kısımlarda taşları araştırdık.





Taş ocağında bana hitap eden pek bir şey bulamayınca köy egeri iniyor ve Umuttepe' ye doğru gidecek ara yola sapıyoruz.

Köyün çıkışında bir bahçeden "gulu gulu" sesleri geliyor. Bende daha önceden hindi fotoğraflamadığımdan durup, hindiciği görüntülemeye çalışıyorum. Fakat o da ne.. Uzaktaki hindi, bize yaklaşıyor. İçinden gur gur sesler çıkartıp kanatlarını yere sürtüyor. Bizi tehdit olarak algılıyor. Çok komik, harika bir canlı. Hindinin o hareketlerini ilgiyle izliyoruz. O da "endişeli bir ruh haliyle" bizi izliyor.

Hindi beni tehdit ederken "seninle yılbaşında görüşeceğiz" diyorum ve hemen "gulu gulu gulu" diyip bana cevap veriyor. Tam komedi. :)))

Hindiler, dinazorlar devrinde yaşamış ilkel kuşlara en yakın kuş türlerinden birisi olarak biliniyor. Ülkemizde yetiştirilen iki hindi türü de Kuzey Amerika kökenli. Yılbaşı sofrasında hindi yer aldığı zaman kendimi dinazor eti yiyormuşum gibi hissediyorum :)







Hindiyle vedalaştıktan sonra yola devam ediyoruz. Yaklaşık 2 kilometrelik dik, toprak bir inişimiz var. Frenlerim bağırıyor. Manzara ise harika.



İndiğimiz yol.



Yokuş tekrar başlıyor ve şaşkın bakışlar eşliğinde Sekbanlı Köyü' nü geçiyoruz.

Geride bıraktığımız Sekbanlı Köyü.

Bu iki köyde kış sebzelerinin toplandığını ve pazarlarda satılmak üzere köy çeşmelerinde yıkandığını gördük.



Umuttepe yoluna bağlanıyoruz ve Kent Orman' a giriyoruz. Kent Orman girişindeki büfede bir şeyler atıştırıp yola devam ediyoruz. Kent Orman içinden geçerken Bahadır "baksana" diyip bir ağacın kovuğundaki köpecikleri gösteriyor.













Bahadır ve Ben, onların yakınına gidiyoruz. Ben fotoğraflıyorum. Bahadır ise sevmek istiyor. Sonra köpeciklere aniden bir ürküntü geliyor (bizden sıkıldılar galiba) ve cıyaklama sesiyle kovuklarına çekiliyorlar. Bahadır "kaç" diyor, annesi gelebilir diye. Ben ilk saniyelerde tınmıyorum ama Bahadır bir kez daha uyarıp annesinin yaklaştığını söyleyince hemen tabanları yağlıyorum. Annesi kızgın bir ifade ile üzerimize geliyor. Scotty' yi alacak vakit yok. Bahadır' ın bisikletinin arkasında ikimiz sığınıp anne köpekten korunmaya çalışıyoruz. Şükür ki bize fazla yaklaşmıyor. Son zamanlarda can korkusu yaşadığım anlardan birisidir. Eğer yavrulardan birisini sevmeye kalksaydık anne köpek bize tereddütsüz saldırırdı. Allah korudu sağ olsun.

Kopan tarraka sayesinde Kent Orman' ın girişinde bulunan bir genç geldi ve anne köpeği sakinleştirdi. Bende Scotty' yi ve çantamı teslim alabildim.

Anne köpek, Scotty ve çantamı ele geçirdi.





Neyse.. Bu aksiyonlu sahneleri oynadıktan sonra yola devam ediyoruz. Arızlı yoluna çıktık.

Bir noktada yol yarmasında mola verip kırmızı kumtaşlarıyla ilgileniyorum. O sırada kilometrelerce uzaktaki demiryolundan geçen 24 binlik bir lokomotifin sesi ta buralara kadar ulaşıyor.

Bu fotoğraftaki yol ayrımından sola dönmemiz gerekiyordu. Fakat biraz kaybolalım diye düz devam etmeye karar verdik.



Bilerek girdiğimiz "yanlış yol" çok güzel çıktı.



Manzaralar güzel.





Yol muhteşem.



Muhteşem güzellikteki yol, bizi üzüm bağlarının içinden geçiriyor. İzmit' te görmeyi ummadığım manzaralar var. Yaşadığım şehri yeterince iyi tanımadığıma bir delil.

Son fotoğraftaki yol, kısa süre sonra Arızlı Köyü' ne bağlanıyor ve tur öncesinde planladığım güzergaha çıkıyor. Sonrasında ise zemin düzgün. Virajı az ve dik eğimli bir iniş var. Frenlere zorunlu olmadıkça basmıyoruz. Ben 63.4 km/h, Bahadır ise 65 km/h hıza ulaşıyoruz. Son zamanlardaki en güzel hızlanışlardan birisi oldu.

Bu yol bizi Kuruçeşme' ye çıkarttı. Cezaevi önündeki köprüden sahile inerken 24 binliklerden birisinin geldiğini gördüm ve demiryolu köprüsünde durduk, ama nedense tren benden kaçmaya karar verdi. Geri geri gidiyordu sanırım. O sırada iki bisikletçi arkadaşımız biri köprüde yakalayıverdi. Kısa bir sohbetin ardından evlerimize döndük.

Kısa ama çok nefis bir tur oldu. Bahadır' a tekrar teşekkürler.

Sevgiler.

-----------------------------------------------------
Bu blog sayfasında yer alan fotoğrafların telif hakları aksi belirtilmedikçe Baki Berk Kayalar' a aittir. Maddi amaç güden çalışmalarda izin almadan kullanılması telif hakları yasasına göre suçtur. Maddi amaç gütmeyen kullanımlarda ise kaynak belirtilerek yayınlanması önemle rica olunur.
Öneri ve destekleriniz için baymineral@gmail.com adresinden bana ulaşabilirsiniz.

10 yorum:

  1. merhaba berk ,
    turunuzu zevkle okudum .
    fotoğrafların ise muhteşem .
    tebrikler .

    YanıtlaSil
  2. Ben de cok begendim, yesil yerlere, temiz havaya baka baka icim gitti. (En cok da kovuktan cikan bodurlara bayildim...) :)

    YanıtlaSil
  3. gerçekten çok güzel kareler:)

    YanıtlaSil
  4. Köpekli karelerde çığlık attım. Tamam modeller çok şirin ama esas fotoğraflar harika. Ağaç kovuğunda yaşamaları çok ilginç; kurt ini gibi. Anne köpek saldırısı yakın zamanda benim de başıma geldi, ben de ecel terleri dökmüştüm.

    Diğer fotoğraflara da bayıldım.

    YanıtlaSil
  5. Selamlar berk,
    Sen İzmit'imizin çılgın ruhusun. Yaşamdaki yolların tekdüze olmadığını ve kalıpların dışına taşılabileceğini gösteriyorsun.
    Yolun açık olsun...

    YanıtlaSil
  6. Kaptanım değerli yorumunuz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  7. Merhaba Berk,
    Bugün bi arkadaşımla beraber biz de Alikahya- Akarca mahallesi tarafından bu güzergaha doğru yürüdük. Gerçekten ben de doğma büyüme İzmitli olmama rağmen bu kadar güzel karelerin çıkabileceğini ummuyordum. Keşke bizim de bisikletimiz olsaydı da yaklaşık 4, 5 km kadar yürümeseydik :) Çalışmalarını beğendim, yolun açık olsun...

    YanıtlaSil

Bu blog sayfasındaki tüm yazılı ve görsel materyallerin (sponsor ve kardeş site bağlantı logo ve yazıları ile gazete küpürleri hariç) telif hakları Bâki Berk Kayalar' a aittir. Kullanmak istediğiniz görsel ve yazılı materyal için baymineral@gmail.com adresinden Bâki Berk Kayalar' a ulaşabilirsiniz.

Saygılarımla.