Siena' da et ucuz olduğundan kahvaltımı kızarmış yarım kilo et ve kızarmış ekmeklerle yaptım. Gerçekten ağır bir kahvaltı oldu.
Yola çıktım. Saat 11.00 Tarihi merkezde ilerleyip şehrin dışına çıkmaya çalışıyorum. Evimde internet olmadığından GPS' e rota kaydı yapamıyorum. Dolayısıyla haritalara güvenmek zorundayım.
Tarihi merkezde ilerlerken 20-25 km/h ile seyrediyorum. Genelde Siena sokaklarında daha yüksek hıza pek çıkamıyordum. Zemin elverişsiz. Tarihi zemin kaplamaları bazı noktalarda çok bozuk olduğundan fazla hız aşırı sarsıcı oluyor. Tarihi merkezden çıkmaya çalışırken bir çöp aracının yanından geçmek üzereyim. O sırada karşı yönden bir araba geliyor. Sağa iyice yanaşıp benim ve çöp aracının yanından geçiyor. Bende o sırada yaklaşık 1-1.5 metrelik boşluktan 20-25 km/h ile akarken çöp arabasının arkasından çöp toplama görevlisi bir abimiz aniden önüme çıkıveriyor. Fren yapmaya bile fırsatım olamadı. Çöp toplama görevlisinin elindeki torbada bulunan herşey yola saçılıyor. Bisikletle ilk kez birine çarpıyorum. Fakat yavaş olduğumdan sorun yok. Sağ barendim çöp toplayıcısının karnına giriyor. Bir şey oldu mu diye soruyorum ve çok şükür bir şeyinin olmadığını söylüyor ve benim durumumu soruyor. Bende o sırada Scotty ile kalakalmıştım. Bacaklarımdan birisi Scotty' nin altında kaldı ve Scotty ile kenetlendik. İlk şaşkınlığı atlattıktan sonra biraz zorda olsa birbirimizden ayrılabildik. Çok şükür bende ve Scotty' de bir sorun yok. Aynakol dişlisi yüzünden delinen çorabımı saymazsak:) Çöp toplayıcısının elindeki çöp torbasında cam kırıkları vardı. Kaza sırasında onların bana zarar vermesinden çok korktum. Çarptığım abimizden kusura bakmamasını rica ediyorum ve kendisiyle tokalaşarak ayrılıyorum. Abimiz biraz iriyarı olduğundan barendin darbesini pek hissetmedi. Daha zayıf birisi olsaydı fena halde can sıkıcı bir durum olabilirdi.
Olay mahallinden kahkahalar atarak ayrılıyorum.
Kaza yerinin biraz temizlenmiş hali.
Yaşadığım ucuz atlatılan kazadan sonra yola devam ediyorum. Önce SS2 (Via Cassia) sonra SS 222 numaralı karayoluna çıkıyorum. Tabela koleksiyonundaki Castellina Chianti yönüne gideceğim.
Bir kaç kilometre boyunca tatlı bir inişi geçiyorum. Quercegrossa' ya yaklaşırken bağ manzaraları içimi ferahlatıyor.
Quercegrossa kasabası. Yol bu kasabanın içinden geçiyor. Kasabada bir süpermarkete uğrayıp soğuk çay alıyorum.
Bir önceki fotoğrafı çektiğim yerin tersi istikameti, yani geride bıraktığım yol.
Quercegrossa' dan sonra dik ve kısa bir inişle yeniden ferahlıyorum. Sonrasında çok sert olmayan bir kaç kilometrelik bir çıkış baş göstermeye başlıyor. Bir yürüyüşçü büyüğümü geçiyorum. Fakat benle neredeyse aynı hızda yokuş tırmanıyor. Fotoğraf çekmek için durduğumda benim görüşüme giriyor. Bayağı formda birisi. :)
Yol boyunca Fichi Indialar (Kaynanadili-Hint İnciri-Dikenli İncir) sıkça karşıma çıkıyor. Bunlardan Sicilya' da göreceğimi umduğumdan Toscana' da görmek beni şaşırtıyor. Bunlar neredeyse yenecek kıvama gelmişler. Siena' daki süpermarketlerde Sicilya Fichi Indialarının altı tanelik paketleri 2-3 Avroya satılıyordu.
Fonterutoli yakınlarından görüntüler.
Fonterutoli Köyü
Fonterutoli' den sonra yolun kenarındaki orman formları.
Castellina in Chianti' ye yaklaşırken yolun durumu.. Tek kelime: NEFİS Yokuş çıkmak bile çok iyi geliyor. İnsan yol hiç bitmesin istiyor.
Bir yürüyüş turcusuyla daha buluşuyorum. Benle aksi yöne gidiyor. Selamlaşıyoruz.
Castellina in Chianti girişi.
Castellina in Chianti' den görüntüler.
Castellina in Chianti' de tünel-pasaj karışımı bir yapıdan geçiyorum. Bu tünelimtrak yapıda bir kaç hediyelikçi var.
Castellina in Chianti şirin ama beklediğim kadar etkileyici değil. Oldukça ufak bir tarihi kasaba.Kasaba merkezinde görülecek şeyler sınırlı. Fakat cüzdanı dolu şarap meraklıları için ideal bir yöre. Paranız varsa ve şarap meraklısıysanız Chianti bölgesindeki tarım turizmi çiftliklerinde tatilinizi geçirebilirsiniz. Bağlar özel mülk olduğundan üzümlerden tatmaya korkuyorum. Uzaktan bakmakla yetiniyorum şimdilik.
Yola devam ediyorum. Viraj aynalarının birinde fotoğraf çekiliyorum.
Radda in Chianti yolu tatlı iniş çıkışlı hoş bir güzergah. Uzaktan bu güzel kasaba görünüyor.
Radda in Chianti' den görüntüler.
Dekoratif ve modern bir sokak bariyeri. Mekanik sistemi var.
Bir mağazanın önünde bu tramvay modelini görüyorum.
Castellina in Chianti gibi Radda in Chianti' de zenginlere hitap eden bir kasaba. Bir restoranda bir kadeh şarap ve Toscana peyniri tüketmek ne harika olurdu.
Ne demiş devlet büyüklerimiz.... Durmak yok yola devam.. :) Rota Gaiole in Chianti' ye.
İtalya yollarında durup dururken bir klasik araba ile karşılaşabilirsiniz. Arabalardan nefret etmeme rağmen böyle klasikler içimi okşuyor.
Gerçek bir bağ evi.
Bağlar.
Radda in Chianti' den sonra normalde düz devam edip kuzeyden Gaiole in Chianti' ye girecektim. Fakat kavşakta yolumu şaşırdım ve Gaiole in Chianti' ye güneyden girememi sağlayacak yola girdim. Bir kaç kilometrelik nefis iniş içimi ferahlattı.
Gaiole in Chianti göründü.
Bir önceki fotoğrafı çektiğim noktanın kenarında ihtiyaç molası verdiğim sırada beni izleyen dostları fark ettim. Normalde İtalya şehirlerinde sokak hayvanı nüfusları çok fazla değildir. Fakat halk eğitimli olduğundan şehir dışlarında yabani hayvanlarla rahatça karşılaşabilirsiniz. İtalya' da da avcıların olduğunu unutmamak gerekir, ama Türkiye' de olduğu gibi bilinçsiz bir avcılık yapıldığını düşünmüyorum. Bu şirine Türkiye' de yaşasa muhtemelen birisinin sofrasında yer alırdı.
Bu dostumuz genç bir erkek "halkalı sülün". Türünü bilmiyordum ve Ağaçlar Net' te sorarak bu güzelliğin halkalı sülün olduğunu öğrendim. Halkalı sülünümüz erkek olduğundan güzel yerine yakışıklı desek daha doğru olur.
Gaiole in Chianti
Biraz bakındıktan sonra Gaiole in Chianti' den ayrılıyorum. Bu kasabadan bir kaç kilometre sonra İtalya' da görmeye alışkın olmadığım bir şeyle karşılaşıyorum: Yol üstü çeşmesi. Durup suluklarımı dolduruyorum. Oldukça soğuk bir su.
Geri kalan yolun bir on kilometre kadarlık kısmını hafif iniş çıkışlar ve bağ manzaralarıyla geçiriyorum.
Siena' ya yaklaşık 10 kilometre kala, yokuşlar geri dönüyor.
Fotoğraftaki tabelada ileride bir gün geçmeyi umut ettiğim Eroica bisiklet rotasından da bahsedilmiş.
Trafik yoğun ve çıkışlar çok sarsıcı değil. Bu kesimde birazcık iniş söz konusu.
Siena şehir alanına 500 metre kalmış.
Siena' nın girişi.
Siena' ya sağ salim dönüyorum. Keyifli bir tur oldu. Akşama dışarı yürüyerek çıkıyor ve İtalyan dondurması tadıyorum. Bu naneli modeli.
Akşam yemeğim. Nohut, kaşar ve ton balığı aromalı spaghettti.
Bugünün bilgileri:
03.59.08 saat (molalar hariç seyir süresi)
19.4 km/h ortalama, 50.6 km/h maksimum hız.
77.37 klm. mesafe.
Mutlu günler.
----------------------------------------------------- Bu blog sayfasında yer alan fotoğrafların telif hakları aksi belirtilmedikçe Baki Berk Kayalar' a aittir. Maddi amaç güden çalışmalarda izin almadan kullanılması telif hakları yasasına göre suçtur. Maddi amaç gütmeyen kullanımlarda ise kaynak belirtilerek yayınlanması önemle rica olunur. Öneri ve destekleriniz için baymineral@gmail.com adresinden bana ulaşabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder